SELİN ÖZKÖK KARACEHENNEM
İstanbul Üniversitesi Pedagoji Bölümü’nden mezun oldum. Hacettepe Üniversitesi Psikoloji Bölümü’nde asistan olarak ‘Eğitimi Zor Çocuklar’ üzerine master yaptım. Uzun yıllar Amerika ve İsviçre’de yaşadım. İnsan İlişkileri, normal çocuklarda davranış bozuklukları, çocuklarda ve gençlerde uyum problemleri, gençlik sorunları, anaokullarında çocukların sağlıklı gelişiminde anne ve babaları yönlendirme, evlilik sorunları danışmanlığı gibi konularda yoğunlaştım. Araştırmalar, çalışmalar, danışmanlıklar yaparak eğitimimi daha ileri götürdüm. İyi bir iş kadını, çalışkan bir lider olarak 1997 yılında tüm Amerikanın en başarılı 200 kadını arasına seçildim. Ayrıca birçok gazete ve mecmualarda (Sabah, Posta, Güneş, Elele, FormSante ve benzeri) röportaj ve yazılarım çıkmaktadır. Ayrıca TV 8, Cine 5, Kanal D, Fox TV kanallarında daimi misafir olarak da programlar yapmaktayım. Flash TV ve Kanal t ' de hafta içi hergün kendi programımı yaptım.
Biliyorsunuz ki, ben İstanbul Edebiyat Fakültesi Çocuk Psikolojisinden mezunum. Ankara Hacettepe Üniversitesinde master yaptım. Daha sonra gittiğim Amerikada ise, '' Evlilik İlişkisi ve Yaşam Koçluğu '' üzerine eğitim gördüm. 4 sene Digitürk Türkmax da hergün canlı yayın '' Evlilik Sanatı '' ismi altında telefon üzerinden terapi yaptım. Bu zaman zarfında insanlara cidden faydalı oldum ki, gerek kitaplarım '' Evlilik Sanatı 1 ve 2 ile Adab-ı Aşk'' gerek hergün kesintisiz devam eden programlarım fevkalade beğenilerek devam etmektedir. İnsanlar yollarda ve bilfiil bağlanarak bana sevgi, saygı ve övgülerini devamlı göstermektedirler. İlk zamanlar bu çok ani meşhur oluşum bazı '' MEDYA ''kurumlarını rahatsız etmişki; bunlar tarafından, soyadım üzerine gereksiz yazılar çıktı ve belki de beni sevmeyen o gibi son derece cüzi şahıslar iğrenç sitelere soyadım üzerine bir iki laf etmişlerdir. Ancak, şu ana kadar hiç kimse tarafından, danışanım veya harici kişiler soyadımı bile konu etmediler. Kariyerim özellikle bundan çok yarar gördü. O zamanlar ismimi hatırlamayanalar, soyadımdan hatırlayarak beni buluyorlardı. İlk zamanlar bende evlenmeden önceki soyadım olan ÖZKÖK'ü de araya ekleyerek programlarımı yapıyor sayısız mecmuadaki yazılarıma, gazete röportajlarımda kendimi Selin ÖZKÖK KARACEHENNEM olarak tanıtıyordum.
Konuk olarak gittiğim pekçok televizyon veya radyo programlarında iyi niyetli dahi olsalar soyadımın bana niçin böyle olduğu soruldu. Ben her seferinde tarihi bir soyadı olduğunu tekrarladım.Şöyle ki 2. Mahmut zamanında, Tarihte '' Vakkayı Hayriye '' diye geçen yeniçerilerin ortadan kaldırılmasına sebep olan Karacehennem Paşa'nın (yani eşimin büyük büyük dedesinden) olduğumuzu tekrarladım. Soyadımız daha önceleri de bilhassa çok uzun seneler yaşadığımız Amerika'da uzunluluğu dolayısı ile zor bulunurdu. Türkiye'de ise çok gülünürdü. Ancak şahsımızla tam tezat soyadı olduğu için herkez bize '' Akcennet '' diye iltifat ederlerdi. Gerek digitürkün 14 milyon seyircisi ve günde 3.000'e yakın telefonla, kendi çapımda rekor kırarken, gerek şu anda sadece 2 aydır bulunduğum çanak ve uydudan seyredilen Kanal t kanalının seyredilme oranlarını ikiye üçe katlayarak halk nezdinde, soyadımla ilgili en ufak bir konu veya sakınca ile karşılaşmadım.